Mekana Uygun Renk Seçimleri

İç ve dış mekanlarda kullanılacak olan renkler binaların ruhunu oluşturmakta önem teşkil etmektedir. Renklerin seçimi ve tonlaması, uygulanacak olan mekanların aydınlığı, genişliği, yüksekliği, zemin ve duvar malzemesi, konumu (kuzey/güney-doğu/batı), mekanın içindeki mobilya gibi etmenlerle birlikte mekanın kullanım amacına da uygun olmalıdır. Küçük mekanlarda açık ve pastel tonlar kullanımı, mekanın daha aydınlık ve büyük görünmesini sağlar.

Büyük mekanlarda ise koyu ve canlı renkler mekanların büyüklük algısı üzerinde etkili olur. Ayrıca, büyük mekanların küçük görünmesi istendiğinde sıcak renkler kullanılması uygun olduğu gibi, küçük mekanların da soğuk renklerle boyanarak daha büyük algılanması sağlanabilir . Eğer mobilya ve aksesuarlar canlı renklerden oluşuyorsa, yine dengelemek amaçlı sade ve açık tonlar tercih edilmelidir. Mekanda nasıl bir yaşam yaratmak istediğinize bağlı olarak da renk seçimi değişebilir. Aydınlık, küçük ve alçak mekanlarda açık tonlar tercih edilmelidir.

Mekan kuzeye ya da doğuya bakıyorsa sıcak ve canlı renklerin seçimi, mekanın fiziksel ve psikolojik sıcaklığına etki eder. Buna paralel olarak güneye veya batıya bakan mekanlarda soğuk ve açık renkler, mekanların fiziksel ve psikolojik olarak daha serin algılanmasına etki eder. Doğa’da var olan renkleri mekanlara taşırken, onların yarattığı psikolojik etkilerine bakarak seçmek faydalı olacaktır. Renkler psikolojik algılarına göre soğuk ve sıcak renkler olarak sınıflandırılmaktadır. Sıcak renkler, sarı, kırmızı ve turuncu, soğuk renkler, mavi, mor ve yeşildir. Sıcak renkler daha çabuk algılanabildikleri ve görsel düzen içinde görünebilir olduğu için bize yakın olma hissi uyandırır. Soğuk renklerin ise geriye çekilme etkisi vardır, uzaklık hissi oluşturur.